Dervişin Fikri Ne İse Zikri de Odur
: Dilekçe kampanyamızı karalamak isteyenler dilekçeden ne anlıyor diye baktık. Bizim derdimiz çalışan hakkı onların ki ise şahsi ikballeri ve siyasetçi memnuniyeti olunca ortaya fotoğrafla belgeli olarak böyle bir sonuç çıktı.
Türk Sağlık-Sen olarak tüm yurtta bir dilekçe kampanyası başlatarak Döner sermayelerin emekliliğe yansıtılması ve yıpranma payı verilmesi için sağlık kurum ve kuruluşlarında stantlar açtık. Çalışanlardan dilekçeleri imzalayarak bu haklı mücadeleye destek olmalarını istedik.
Çalışanlar da bu çağrımıza karşılık verip, imzaları ile bizim mücadelemize destek oldular. Ortak oldular. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz.
Fakat çalışanın memnun olduğu bu kampanyamızdan Malum -Sen rahatsız oldu. Yaptığımız çalışmadan duyduğu rahatsızlıklara o derece büyük oldu ki yayınladıkları açıklamada döner sermayelerin emekliliğe yansıtılması ve yıpranma payını kazandıkları ifade ettiler bizi emek hırsızlığı ile suçladılar ama aynı açıklamada 2015 yılının döner sermayelerin emekliliğe yansıması ve yıpranma payı verilmesi için mücadele yılı ilan ettiler.
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu misali sormak lazım; Madem kazandınız neyin mücadelesini veriyorsunuz, yok ortada kazanılan bir şey yoksa neyi davasını güdüyor, kampanyamızı karalıyorsunuz ?
Yoksa biz kampanya yaparken çalışanların siz ne yapıyorsunuz sorusuna verecek cevap bulamadınızmı da rol çalmaya, göstermelik eylemlere mecbur kaldınız ?
Acizliğinizi biz Aile Hekimliğindeki cumartesi iş bırakma kararlarından da biliyoruz. Çalışanların tepkisi üzerine zoraki aldığınız kararı sitenizden bile yayınlamaya yüreğinizin yetmediği 500 Bin sağlık çalışanı gördü.
Bizim çalışan hakkı için yaptığımız bu dilekçe kampanyasını hazmedemeyen ve çok içerleyen malum-sen’in bu tavrı aslında kendilerine yakışandır.
Çalışan hakkı ve hukuku ile uzaktan yakından alakaları olmadığının kanıtıdır. Peki, bu malum, memnun ve memur-senciler dilekçe deyince neyi anlıyorlar diye ufak bir araştırma yaptık. Ortaya çıkan sonuç ise fotoğraftaki gibi iş güvencesini kaldırmayı düşünen, memurun maaşını birlikte pula çevirdikleri iktidar partisinden, genel başkanlarının adaylık dilekçesini verdikleri oldu.
Malum-Sencilerin Hepsi beraber dilekçeyi vermeye gitmişler, güzelde bir poz vermişler. Çalışan hakkı için hiçbir zaman ne alana çıkan, ne de bir dilekçeye imza atıp bir yere teslim etmeye gitmeyenler söz konusu varlıklarını borçlu oldukları siyasi partiden adaylık dilekçesi olunca nasıl da bir araya gelip, dilekçeye sarılmışlar.
Bizim derdimiz çalışan hakkı onların ki ise şahsi ikballeri ve siyasetçi memnuniyeti olunca ortaya böyle bir fotoğrafta çıkıyor. ( Adalet ve Kalkınma Partisi Seçim İşleri Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’a Memur-Sen başkanı Ahmet Gündoğdu’nun milletvekilliği adaylık dilekçesini hep beraber veriyorlar)
Atalarımız boşuna dememişler Dervişin Fikri Ne İse Zikri de Odur.
Çalışanların takdirine sunuyor ve hala bu sendikaya üye olanlar varsa bir kez daha onları düşünmeye davet ediyoruz.